İçindekiler;
GİRİŞ
Deniz, hava ve karayolu taşımacılığında bir yükün alıcısı, satıcısı, yük ilgilisi, taşıyanı veya taşıtanı kimseler, taşıma işleri için başka kişiler/acenteler ile sözleşme yaparak taşıma işiyle bizzat ilgilenmeksizin eşyalarını taşıtabilmektedirler. Taşıma işinin bir başka üçüncü kişiye bırakılması, zaman ve maliyet açısından avantajlı olmakla birlikte taşıma işinde uzman bir kimsenin bu faaliyeti yerine getirmesi tarafların ticari çıkarlarını korumaktadır. Taşıma işinin organizasyonu için görevlendirilen, eşyanın “taşıtılmasını” üstlenen kimselere taşıma işleri komisyoncusu (freight forwarder) (“Komisyoncu”) denilmektedir. Ancak, sözleşmenin niteliği ve Komisyoncu’nun sözleşme ile yüklendiği edimler kapsamında taşıma işinin de Komisyoncu tarafından gerçekleştirilmesi söz konusu olabilecektir. Komisyoncu’nun bizzat taşıma işlemini üstlenmesi durumunda, taşıma işleminden doğan hak ve yükümlülükler kapsamında taşıyan gibi sorumlu tutulabilecektir.
İşbu Makale’de Komisyoncu’nun hukuki niteliği ve taşıma işleri sözleşmesi ile bu sözleşme kapsamında yük ilgilileri ve taşıma sözleşmesinin taraflarına karşı sorumlulukları ele alınacaktır.
A. TAŞIMA İŞLERİ KOMİSYONCULUĞU SÖZLEŞMESİ
Taşıma işleri komisyonculuğu sözleşmesi, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”)’nun “Taşıma İşleri” başlıklı 917 ila 930. maddelerinde düzenlenmektedir. TTK’nın 917. maddesi uyarınca, taşıma işleri komisyonculuğu sözleşmesi ile Komisyoncu eşya taşıtmayı, gönderen ise sözleşmede kararlaştırılan bedeli ödeme borcu altına girer. Kanunun lafzından da anlaşılabileceği üzere sözleşmede Komisyoncu’nun asli borcu taşıma işlerinin organize edilmesidir. Bu bağlamda Komisyoncu eşyayı taşıma borcu altında olmasa da eşyanın sözleşmede belirtilen sürede teslim edilmesini sağlama borcu altındadır. Taşıma işleri komisyonculuğu sözleşmesinde Komisyoncu, kendi adına ve sözleşme ile taşıma edimini üstlendiği kişi hesabına hareket ederek taşıtma işlemini üstlenir. Bu anlamda Komisyoncu’nun dolaylı temsilci olarak hareket ettiğini söylemek mümkündür.
TTK’nın 917. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “Taşıma işleri komisyonculuğu bir ticari işletme faaliyetidir.” cümlesi, Komisyoncu’nun bu işi meslek edinen kimse olması ve dolayısıyla sözleşmeye konu aracılık faaliyetini devamlı olarak yerine getirmesi gerektiğine işaret etmektedir. 6762 sayılı eski TTK’nın 808. maddesinde Komisyoncu’nun bu işi meslek haline getirmiş kimseler olabileceğine dair hüküm, yeni TTK döneminde işbu 917. madde ile hüküm bulmuştur.
B. TAŞIMA İŞLERİ KOMİSYONCUSUNUN SORUMLULUĞU
TTK’nın “Eşyanın Taşıtılması” başlıklı 918. maddesinde Komisyoncu’nun yükümlülükleri aşağıdaki şekilde düzenlenmektedir:
“(1) Eşyanın taşıtılması borcu, taşıma işinin örgütlenmesini ve özellikle;
a) Taşıma araçlarını ve taşıma yolunu belirlemek,
b) Taşıma işini fiilen gerçekleştirecek taşıyıcıyı ve taşıyıcıları seçmek, eşyanın taşıtılması için gereken taşıma, ardiye ve taşıma işleri komisyonculuğu sözleşmelerini yapmak,
c) Taşıyıcıya ve taşıyıcılara gerekli bilgi ve talimatları vermek,
d) Gönderenin tazminat haklarını teminat altına almak,
yükümlülüklerini kapsar.”
Yukarıda yer alan yükümlülüklerin yanı sıra Komisyoncu’nun yükümlülüklerinin kapsamına; taşımaya ilişkin olarak kararlaştırılmış eşyanın sigortalanması, ambalajlanması ve gümrüklenmesi gibi edimlerin yerine getirilmesi için sözleşme akdedilmesi ile bu yükümlülükler yerine getirilirken gönderenin talimatlarına uyulması ve menfaatinin gözetilmesi de girmektedir. Komisyoncu üstlendiği taşıtma işini bizzat ifa etmelidir. Komisyoncu’nun sözleşme ile üstlendiği, yükün taşıtılması ediminin bir vekil aracılığıyla yerine getirilmesi ancak, sözleşmede gönderenin buna açıkça rıza gösterdiği hallerde söz konusu olacaktır.
TTK’nın 928. maddesinin birinci fıkrası kapsamında Komisyoncu, yükün kaybı veya hasarı durumunda sorumluluk altındadır. Bu madde, diğer taşıma türlerine atıfta bulunarak Komisyoncu’nun yükün zıya ve hasarından doğan sorumluluğunu düzenlemektedir. Komisyoncu’nun sorumluluğunun temel şartları arasında, eşyanın Komisyoncu zilyetliğindeyken kaybolması veya zarar görmesi bulunmaktadır. Bu sorumluluğun yerine getirilebilmesi için, öncelikle geçerli bir taşıma işleri komisyonculuğu sözleşmesinin varlığı ve eşyanın komisyoncunun zilyetliği altında olması gerekmektedir. Komisyoncu, eşyayı gönderen adına ve onun isteği doğrultusunda tutar. Bu nedenle, gönderen dolaylı zilyet olarak kabul edilir. Ancak, komisyoncunun eşyayı özenli bir şekilde koruması, eşyanın teslim edilmesi için gereklidir. Bu durumda Komisyoncu’nun kusura dayalı sorumluluğu ve özen yükümlülüğünden bahsetmek mümkündür.
Komisyoncunun sorumluluğu, eşyanın zıyaı veya hasarı dışında kalan zararlar için TTK 928. maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenmektedir. Buna göre, Komisyoncu yalnızca sözleşmeden doğan yükümlülüklerini ihlal ettiğinde sorumlu olacaktır. Eğer komisyoncu gerekli önlemleri almasına rağmen zarar önlenebilir değilse, sorumluluktan kurtulabilir. Zararın oluşmasında gönderenin veya eşyanın özel bir kusuru varsa, tazminatın miktarı ve kapsamı bu unsurların etkisi göz önünde bulundurularak belirlenecektir.
TTK’nın ilgili başlığında Komisyoncu’nun eşyanın gecikmesinden kaynaklanan zarardan sorumluluğuna ilişkin hüküm bulunmamakla birlikte, sözleşmesel sorumluluğu ve özen yükümlülüğü göz önünde bulundurulduğunda, Komisyoncu’nun eşyanın gecikmesinden de kusuru oranında sorumlu olacağını söylemek mümkündür. Bunun yanı sıra Komisyoncu, TTK’nın 929. maddesi uyarınca taşıma işlerinde kullandığı yardımcı kişilerin fiil veya ihmallerinden de sorumlu olacaktır.
Belirtmek gerekir ki, Komisyoncu sözleşmede yükün taşıtılması edimini üstlenmektedir. Komisyoncu’nun yükün taşınmasına ilişkin faaliyetleri bir aracılık faaliyetinden çok yükün taşıma işini üstlenmeye yönelik faaliyetler ise bu durumda Komisyoncu’nun yükün taşınmasından doğan sorumluluğunun kapsamı değişiklik gösterecektir.
C. TAŞIMA İŞLERİ KOMİSYONCUSUNUN TAŞIYAN OLARAK SORUMLU OLDUĞU HALLER
TTK’nın 926. maddesi;
“Taşıma işleri komisyoncusu, eşyanın taşınmasını bizzat üstlenebilir. Bu hakkını kullanırsa, taşımadan doğan haklar ve yükümlülükler yönünden taşıyıcı veya taşıyan sayılır. Bu durumda, kendi faaliyeti için isteyeceği ücretin yanı sıra olağan taşıma ücretini de isteyebilir.”
hükmünü ihtiva eder.
Bu doğrultuda, Komisyoncu’nun eşyanın taşıtılmasından ziyade eşyanın taşınması edimini üstlenmesi halinde, taşıma işi kapsamında hak ve yükümlülükler bakımından taşıyan sayılacaktır. Ancak buradaki “taşıyan” ve “taşıtan” terimleri genel taşımacılık terimleri olup kanunda özel olarak düzenlenen taşıma türlerindeki “taşıyan” ve “taşıtan”ın da bu hususa dahil olup olmadığına dair kanunda açık hüküm bulunmamaktadır. Ancak bu konuda doktrinde ve mukayeseli hukukta genel kabul gören görüş, taşıma
işleri komisyonculuğuna ilişkin hükümlerin deniz yoluyla eşya taşımaları bakımından da geçerli olduğu yönündedir. Zira TTK’nın 902. maddesinde bu yönde bir düzenleme bulunmaktadır:
“Bu Kitabın Birinci ve İkinci Kısım hükümleri, aşağıdaki şartların tamamının bir arada varlığı hâlinde, değişik tür araçlar ile taşıma sözleşmelerine de uygulanır:
a) Eşyanın taşınması bütünlük gösteren bir taşıma sözleşmesine dayanıyorsa.
b) Bu sözleşme bağlamında taşıma değişik türde araçlarla yapılacaksa.
c) Taraflar, her bir türdeki araç için ayrı sözleşme yapmış olsalardı, söz konusu sözleşmelerin en az ikisi farklı hükümlere bağlı tutulacak idiyse.
d) Aşağıdaki hükümlerle, uygulanması gerekli milletlerarası sözleşmelerde aksi yolda bir düzenleme yoksa.”
Taşıma işini üzerine alan Komisyoncu’nun, taşımadan doğan haklar ve yükümlülükler bakımından taşıyıcı ve taşıyan sayılmasını öngören hüküm emredicidir. Her iki ilişkinin bir arada bulunması durumunda, hangi yükümlülüklerin komisyonculuk faaliyeti kapsamında, hangilerinin taşıyıcılık faaliyeti kapsamında üstlenildiğinin belirlenmesi gerekecektir. Taşıma işini üzerine alan Komisyoncu, taşımanın yerine getirilmesinden de sorumlu olur ve eşyanın taşınması sırasındaki sorumluluğu, TTK’nın 928. maddesine göre değil, taşıyıcı için öngörülmüş özel hükümlere göre belirlenecektir.
Örneğin, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin, 04.02.2015 Tarihli, E. 2014/15805 K. 2015/1280 Sayılı kararında, davacı vekili hasardan davalı taşıyıcının sorumlu olduğunu ileri sürerken. Davalı vekili ise, sorumluluğun taşımayı yapan alt taşıyıcıya ait olduğunu, zararın eşyanın paketlenmesinden kaynaklandığını, bu nedenle mevcut zarardan yükleyicinin sorumlu olduğunu iddia etmiş, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, “…davalının taşıma işleri komisyoncusu olarak dava konusu hasardan sorumlu olduğu…”, yönünde karar vermiştir. Burada Yargıtay’ın değerlendirmesi, yükün uğradığı hasarın TTK’nın 918. maddesinin ikinci fıkrası kapsamında Komisyoncu’nun sorumluluk alanına dahil olduğu ve dolayısıyla Komisyoncu’nun burada taşıma işleri komisyoncusu sıfatıyla sorumlu olacağı yönündedir.
Bir başka örnek, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin, 30.5.2018 Tarihli, E. 2016/10995 K. 2018/4114 Sayılı bir kararında, taşıma işleri komisyoncusu olan davacı, taşıma işleri komisyonculuğu hizmeti karşılığı düzenlediği ve tebliğ ettiği fatura bedellerinin ödenmediğini ileri sürmüştür. Davalı ise taşıma işi sırasında yüklerde hasar meydana gelmesi sebebiyle davacıya borçlu olmadığını ileri sürmüştür. Yargıtay, “davacının taşıma işini bizzat yapacağı yönünde aksine bir anlaşma bulunmayıp yukarıda ifade edilen yasal düzenleme gereği davacı eşyayı kendi yerine geçen başka bir taşıyıcıya taşıtmış olsa da, taşıyıcı sayılacağından kaideten hasardan sorumlu olacağının kabulüyle bir değerlendirme yapılması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davacının taşıma işleri komisyoncusu olduğunun kabulü ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.” Şeklinde karar vermiş ve Komisyoncu’nun sorumluluğuna hükmetmiştir.
Öte yandan, somut olayda Komisyoncu, aracılık faaliyetlerini aşarak bir taşıyan gibi navlun sözleşmesi ifa eder, taşıtma faaliyetinin ötesinde bir taşıma faaliyeti üstlenirse tarafların aralarındaki sözleşmenin niteliği fark etmeksizin Komisyoncu’nun taşıyan olarak sorumlu tutulabilmesi mümkün olacaktır. Bu anlamda yük ilgililerinin de Komisyoncu’ya TTK’nın 926. maddesi uyarınca taşıyan olarak müracaat etme hakkı doğacaktır.
D. SONUÇ
Komisyoncu, taşıma işleri komisyonculuğu sözleşmesi ile bir eşyanın taşıtılması edimini üstlenmektedir. Komisyoncu, bu edimi bakımından sözleşmesel sorumluluğu haiz olmakla birlikte aracılık faaliyetinin ötesine geçerek taşıma işinde rol alması durumunda sorumluluk kapsamı da değişiklik gösterecektir. Bir diğer ifadeyle, Komisyoncu asli görevi olan taşıma işlerinin organizasyonu görevinin yanı sıra taşıma işlemini bizzat gerçekleştirebilecektir. Komisyoncu, taşıma işlemlerinden kaynaklanan zararlar için sorumluluk altına girebilir ve bu sorumluluğunun kapsamı, öncelikle sözleşmenin tarafları arasında belirlenir. Ancak, komisyoncu taşıma işini üstlenerek taşıyıcı gibi hareket ederse, Komisyoncu’nun sorumluluğu taşıyıcı olarak değerlendirilebilir. Bu durumda, Komisyoncu, taşıma işlemlerinden kaynaklanan zararlardan taşıyıcı olarak sorumlu tutulabilecektir. Sonuç olarak, Komisyoncu’nun sorumluluk kapsamı belirlenirken tarafların nitelendirmeleri fark etmeksizin Komisyoncu’nun somut olayda üstlendiği edimlerin niteliğinin değerlendirilmesi gerekir. Bu bağlamda taşıyan gibi hareket eden Komisyoncu, taşıyan gibi sorumlu olabilecektir.