GİRİŞ
İlk olarak 2019 yılının son günlerinde Çin’in Wuhan adlı kentine kendisini gösteren Koronavirüs (COVID-19) salgını tüm dünyada yayılarak kısa bir sürede pandemi boyutuna gelmiştir. Virüsün 2020 yılının Mart ayında Türkiye’de de görülmesi ile ülkemizde daha fazla yayılmasının önüne geçilmesi amacıyla; hükümet ve idari makamlar tarafından derhal birçok tedbir ve önlemeler alınmış olup işbu tedbirlere her gün yenileri eklenmekte ve tedbirler sıkı bir şekilde uygulanmaya devam etmektedir. Alınan önlemler kapsamında, 7226 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile; dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri de dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm süreler geçici bir süre ile durdurulmuş, duruşmalar ise aynı şekilde geçici bir süre ile ertelenmiştir.
Ne var ki, içinde bulunduğumuz mayıs ayı itibariyle yavaş yavaş da olsa normalleşme süreçleri gündeme gelmeye başlamıştır. Ancak herkes tarafından bilindiği üzere Koronavirüs salgınından sonra artık alışkın olduğumuz eski düzen devam edemeyecek, “yeni bir normalleşme” süreci başlayacaktır. İşte bu yeni normal süreci ile hayatımızdaki eski alışkanlıklarımızın belki de pek çoğu değişmek zorunda kalacaktır. Bu minvalde ISTAC tarafından da atılan adım ile, yaşayacağımız bu yeni normalde duruşmaların çevrimiçi olarak görülebilmesi adına bazı düzenlemelerde bulunulmuştur.
Bu hususlarda tahkim duruşmalarına ilişkin olarak bilişim sistemlerinden faydalanmak suretiyle her ne kadar çeşitli yeniliklere gidildiği bilinse de gerçekleştirilen çevrimiçi duruşma esaslarını ele alan işbu düzenleme ilk defa Nisan 2020’de ISTAC tarafından duyurulmuştur. Bu yolda getirilen esasların amacı; ISTAC kurallarına göre yürütülen tahkim davalarında katılımcıların fiziksel olarak bir araya gelmeden, telekonferans veya video konferans yöntemi ile duruşmalarda çevrimiçi olarak buluşturulmasıdır. İşbu çevrimiçi duruşmalara (Bundan böyle “Duruşma” olarak anılacaktır.) taraflardan birinin istemi üzerine karar verilebileceği gibi tek Hakem veya Hakem Heyeti Kurulu tarafından re’sen de karar verilebilecektir.
Hakem veya Hakem Heyeti Kurulu tarafından uygun görülmesi halinde, video konferans yahut telekonferans ile gerçekleştirilecek işbu Duruşma’larda hukuki dinlenilme hakkında uyulmak kaydıyla düzenlemede önerilen esaslardan farklı kurallar da belirlenebilecektir.
DURUŞMA’YA KATILACAK KİŞİLER, GEREKLİ HAZIRLIKLAR ve DURUŞMA’NIN YÖNETİMİ
Taraflar Duruşma’ya katılacak kişileri Duruşma öncesinde Tek Hakem veya Hakem Kurulu’na bildirmelidir, bu kapsamda bildirilen kişiler dışında üçüncü bir kişi Duruşma’ya dahil edilmeyecektir.
Tek Hakem veya Hakemler Kurulu, tarafların da görüşlerini alma suretiyle Duruşma’nın hangi yazılımın kullanılarak gerçekleştirileceğine Duruşma’dan önce karar vererek Duruşman’nın gizliliği ve güvenliği için gerekli teknik alt yapıyı oluşturacak ve katılım için gerekli link, telefon numarası, kullanıcı kodu gibi bilgileri yine Duruşma öncesinde taraflarla paylaşacaktır. Bu doğrulta Duruşmaya katılım sağlayan her bir kişi ise katılım için gerekli tüm teknik donanım ve yazılım ile Duruşma için güvenli ve elverişli ortamı kendisi sağlayacaktır. Belirtmek isteriz ki, Duruşma ile ilgili teknik konularda taraflar, Tek Hakem veya Hakem Heyeti ISTAC sekretaryasından, sekretaryanın imkanları dahilinde destek alabilecektir.
Duruşma boyunca ses ve görüntü kalitesinin kötü etkilenmesini önlemek amacıyla aynı anda tek kişi konuşabilecek ve Duruşma’da yer alan diğer katılımcılar ise bu esnada mikrofonlarını sessize alacaklardır. Tek Hakem veya Hakem Kurulu’nun söz vermesi üzerine söz almak isteyen taraf konuşma yapabilecektir.
Duruşma’da tanık ve/veya bilirkişi dinlenilmesine karar verilmesi durumunda ise, işbu tanıklar ve/veya bilirkişi video konferans yoluyla ve görüntülü olarak Duruşma’ya katılım sağlayacaklardır. Önemle ifade etmek gerekir ki, dinlenilmesine karar verilen kişilerin Duruşma esnasında yüzlerinin açıkça görülebilir bir şekilde kameranın karşısında hazır bulunmaları gerekmektedir.
Tek Hakem veya Hakem Kurulu, gerek duyulması halinde, Duruşma’da tercüman kullanılmasına da izin verebilmektedirler. Böyle bir durumda, çeviriye gerek duyan tarafın Duruşma’ya katılmak üzere tercümanı temin etmesi gerekmektedir. Tercümana ait bilgilerin ise yine talep eden tarafından Tek Hakem veya Hakem Kurulu’na Duruşma öncesinde bildirilmesi gereklidir. Bu halde tercüman, tercümanlığını üstlendiği kişinin yanında bulunabileceği gibi, Duruşma’ya uzaktan da katılım sağlayabilir.
DURUŞMA’DA BELGE SUNULMASI
Bilindiği üzere fiziken gerçekleştirilen duruşmalarda duruşmanın tarafları, gerçekleştirilen duruşma esnasında elden belge sunabilmektedirler. ISTAC çevrimiçi Duruşmalar açısından da bu durumu düzeleme altına almıştır. Şöyle ki, Duruşma esnasında belge sunulmasının talep edilmesi halinde işbu belgeler Tek Hakem veya Hakem Kurulu’nun iznine tabi olarak elektronik ortamda iletilebilecektir. Aynı zamanda Duruşma’da bulunan bir tanığın veya bilirkişinin de yanında bir belge bulundurup bulunduramayacağına ya da Duruşma sırasında tanığa belge gösterilebilmesine Tek Hakem yahut Hakem Kurulu karar verecektir. Tek Hakem veya Hakem Kurulu’nun tanığa belge gösterilmesine izin verdiği ve bu kapsamda soru sorulmasını uygun bulduğu hallerde ise Duruşma’da tanığa gösterilen belge yine Duruşma esnasında elektronik olarak paylaşılarak bu hususta soru sorulabilecektir.
DURUŞMA’DA HUKUKİ DİNLENME HAKKI VE DURUŞMALARIN KAYDI
Hukuki Dinlenme hakkı her şeyden evvel adil yargılanma hakkı ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6. maddesinde düzenlenmiş bulunmaktadır. İlaveten Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 36. maddesi ile de güvence altına alınmıştır. Bu kapsamda herkes davasının, medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili uyuşmazlıklar ya da cezai alanda kendisine yöneltilen suçlamaların esası konusunda karar verecek olan, yasayla kurulmuş, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından, kamuya açık olarak ve makul bir süre içinde görülmesini isteme hakkına sahip bulunmaktadır. Dolayısıyla kişilerin temelde yargı yoluna başvurmaları suretiyle toplum ve devlete karşı korunabilmeleri güvencesi sağlanmıştır. Zira kişilerin haklarını kendi imkanları ile aramaları toplum içerisinde kaosa sebebiyet verecektir. Bu bağlamda devletin hak arama özgürlüğünün sağlanması adına gerekli alt yapıyı kurmakla yükümlü olduğu ve kişilerin haklarını meşru vasıtalarla arayacakları Anayasamızın 36. maddesi ile hüküm ve güvence altına alınmıştır.
ISTAC tarafından düzenlenen çevrimiçi Duruşma esaslarında da kişilerin en temel ve Anayasal haklarından olan hukuki dinlenme hakkına da yer verildiği görülmektedir. Bu minvalde Tek Hakem veya Hakem Kurulu, tarafların ve diğer ilgililerin duruşmaya katılma imkanına sahip olduğundan ve hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilmediğinden emin olmak için gereken özeni gösterecektir. Duruşma sırasında hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiğine kanaat getirilmesi halinde ise, Tek Hakem veya Hakem Kurulu tarafından gerekçesinin belirtmesi suretiyle Duruşma’ya diledikleri zaman son verilebilecektir.
Duruşmaların kaydı hususunda ise yine tek Hakem veya Hakem Kurulu, taraflara bilgi vererek, duruşmanın sesli veya görüntülü olarak kaydedilmesine karar verebilmektedirler. Kayıtlar Duruşma’nın bitimini takiben taraflarla paylaşılacaktır. Bunun dışında, Tek Hakem veya Hakem Kurulunun onayı olmadan Duruşma’nın herhangi bir aşamasında görüntü ve ses kaydı alınmasına cevaz verilmemektedir.
DEĞERLENDİRME
Günümüzde teknolojinin bu denli gelişmesi ile ticari alanlarda da yönelim ve ihtiyaçlar her geçen gün farklılaşmaktadır. Son zamanlarda ise tüm dünyayı etkisi altına alan COVID-19 salgınında da görüldüğü üzere çalışma sistemleri bir anda değişebilmekte, çalışma hayatının sürdürülebilmesi için ise bilişim sistemlerinden faydalanılması son derece önemli bir konuma sahip olabilmektedir. Ne var ki, yaşadığımız bu zorlu süreç sebebiyle mahkemelerde yürütülen faaliyetlerin önemli ölçüde kesintiye uğraması, yargılamanın da sekteye uğrasına sebebiyet vermiştir. Halbuki en az ticari hayat ve çalışma hayatının devamı kadar yargılamanın da sürdürülebilmesi son derece elzemdir. Bu kapsamda tahkimin amacına uygun olarak kısa sürede ve fakat adil yargılanmanın sağlanması amacıyla ilk defa ISTAC tarafından atılan bu adım oldukça umut vericidir.
Yukarıda açıkladığımız üzere ISTAC tarafından düzenlenen Tahkim Davalarında Uygulanacak Çevrimiçi Duruşma Usul ve Esasları; Duruşma’ların telekonferans, video konferans gibi yollar ile kişilerin fiziki olarak bir arada bulunmadan yargılama sürecinin devamını amaçlamaktadır. Ancak buradaki en önemli nokta tüm bu esaslar düzenlenirken hukuki dinlenme hakkının da ayrıca kaleme alınmış olmasıdır. Böylece yargılamanın sadece devamı ve süratli bir şekilde sonuçlanması değil aynı zamanda tarafların adil bir şekilde yargılanması da hedeflenmiştir.