Aralık 21, 2023

Dijital Medya ve Unutulma Hakkı

GİRİŞ

Birey hakkında hukuka uygun yollarla yayılmış ve doğru nitelikte bir bilginin dahi insan hakları ihlaline sebebiyet verdiği internet ve dijital medya ortamında, etkileri ve önemi bir çığ gibi büyüyerek trend bir hak haline gelen “unutulma hakkı”, özellikle bireyin onuru, kişiliğini serbestçe geliştirmesi ve kişisel verileri üzerinde özgürce tasarruf edebilmesi açısından oldukça büyük önem arz etmektedir. Nitekim geleneksel medya anlayışının tamamen dijitalleştiği, bireylerin her türlü paylaşımlarının ve içeriklerinin başta sosyal medya olmak üzere, internet ortamı üzerinden gerçekleştirildiği ve bireyler hakkındaki kişisel bilgilerin saniyeler içerisinde milyonlarca insan ve ortam ile paylaşılabilecek ve aktarılabilecek konuma geldiği yeni düzen içerisinde, bireylerin dijital medyanın bu etkisinden kurtulma, korunma ve istemedikleri bilgilerin dijital dünyadan silinmesini isteme ihtiyacı doğmuştur.

Özellikle Google, Yahoo gibi arama motorları sayesinde sadece bir tık ile kişilere ait veriler hatta kişilerin hatırlanmasını istemediği yıllar öncesine ait bilgileri, fotoğrafları, paylaşımları ve içerikleri, sanal dünyanın tüm kullanıcılarının erişimine açık haldedir. Bu nedenle işbu makale kapsamında, bireylerin onurunu, kişisel gelişimini ve hayatlarını idame ettirmesini etkileyen dijital medya ortamında; unutulma hakkının gelişimi, etkileri ve kullanılmasına ilişkin güncel prosedürler, ulusal ve uluslararası mevzuat ve içtihatlar ile birlikte incelenmektedir.

YENİ BİR TREND OLARAK UNUTULMA HAKKI VE GELİŞİMİ

Günümüz teknolojisi ve dijital medya sayesinde kişilerin bilinmesini istemediği kişisel veriler oldukça kolay ve hızlı bir biçimde gün yüzüne çıkmaktadır. Bu durum hukuk düzeninde, kişisel verilerin korunması ile ilişkili olarak özgür bir biçimde yaşamını sürdürmek isteyen, geçmişine ait bilgileri, verileri dijital medyadan yok etmek isteyen kişiler için yeni bir bakış açısı getirmiş ve modern bir hak olan unutulma hakkını doğurmuştur. Unutulma hakkı, bireyin dijital geçmişte yer alan fotoğrafı, kimlik bilgisi, adresi ve diğer kişisel içeriklerinin kendi talebi üzerine bir daha geri getirilemeyecek biçimde ortadan kaldırılması ve daha fazla yayılmasını önleme hakkı şeklinde tanımlanmaktadır. Bu hak yoluyla birey, sahip olduğu ve özellikle silinmiş kişisel verilerinin üçüncü kişiler tarafından artık izlenememesini veya takip edilememesini amaçlamaktadır.

Bu minvalde unutulma hakkı, bireyin geçmişi ile geleceğini serbestçe şekillendirme, dijital dünyada kişisel verilerini özgürce kullanma veya kullandırmama isteğinin doğal bir sonucu olarak meydana gelmiş olup günümüz teknolojisi ve ulaşılabilirliğinde kullanımı oldukça aktif olan bir hak haline gelmiştir. Belirtmek gerekir ki unutulma hakkı, aynı zamanda kişinin onurunu, kişisel gelişimini ve kişisel verileri üzerindeki tasarruf hakkını yakından ilgilendirdiğinden başta anayasal düzenlemeler ile korunan insan hakları ile de ilişkilidir.

Unutulma hakkının temeli Avrupa Birliği’nin 95/46/EC sayılı Direktifi’ne dayansa da uluslararası bilinirliğe ve etkinliğe ulaşması, Avrupa Birliği Adalet Divanı (“ABAD”)’nın 2014 yılında verdiği “Google İspanya” kararı ile gerçekleşmiştir. ABAD’ın Google İspanya kararında özetle, borçları nedeniyle gayrimenkulleri haczedilen bir kişiye ait yirmi yıllık açık arttırma ilanlarının ilgili gazetenin web sitesine aktarılması üzerine, kişinin isminin Google’da aratıldığında ilk sırada bu ilanlara ilişkin bağlantı çıkmış olup kişi, İspanyol hukukunda tanınmış olan unutulma hakkını ileri sürerek arama sonuçlarından bağlantının kaldırılmasını talep etmiştir. Bu talep üzerine ise ABAD tarafından, doğru olan bir bilgi hukuka uygun olarak yayımlanmış olsa bile zamanın geçmesiyle bu bilginin yayılmasının hukuka aykırı hale gelebileceğine hükmedilmiştir. Belirtmek gerekir ki Google İspanya kararında unutulma hakkının istinasları olarak “ilgili verinin kamu hayatında oynadığı önemli rol” ve “halkın ilgili veriye yönelik yoğun ilgisi” şeklinde ortaya koyulmuş olup üstün bir kamu yaranın ortaya koyan özel sebepler bulunmuyor ise arama sonuçlarından kişisel verilerin çıkarılması gerektiğine hükmedilmiştir.

ABAD, Google İspanya kararı ile Google gibi arama motoru işletmecilerinin, belirli bir süre sonra mevcut bağlantıları silerek kişilerin unutulmalarına imkân tanıması gerektiği sonucuna vararak kişilere ait bilgilerin orijinal hali, web sitelerinde hukuka uygun şekilde yayınlansa bile arama motoru işletmecilerine bu bilgileri içeren web sitelerine ilişkin bağlantıları arama sonuçlarından kaldırma yükümlülüğü getirmiştir.

Türk hukukunda unutulma hakkı ise henüz “unutulma hakkı” adı altında herhangi bir mevzuat içerisinde düzenlenmese de ilk olarak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nu17.06.2015 tarihli 2014/4-56E. 2015/1679 K. sayılı kararı ve akabinde Anayasa Mahkemesi’nin 03.03.2016 karar tarihli 2013/5653 Başvuru sayılı kararı ile tanınmıştır. Yüksek Mahkemeler güncellik ölçütünü esas almış olup bu özelliği yitirmiş bilgilerin unutulma hakkı kapsamında gündeme getirilmemesinin talep edilebileceğini kabul etmiştir. Nispeten daha yeni düzenlemeler ise 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu çerçevesinde ele alınmaktadır. Kişisel verilerin silinmesi ve kişisel verilen korunmasına ilişkin diğer önlem ve ilkeler, unutulma hakkına dayanak teşkil etmekte ve ileride yasal mevzuatta yerini almasının önünü açmaktadır.

GOOGLE’DA UNUTULMA HAKKININ KULLANILMASI

Yukarıda detaylıca bahsedildiği üzere ABAD’ın Google İspanya kararı ile birlikte Google, unutulma hakkına ilişkin başvurular için bir web formunu kullanıma açmıştır. Formun kullanıma açılması ile ilk gün 12.000, bir ayın sonunda ise toplam 250,000 başvuru gerçekleşmiştir. Bugüne kadar kaldırılması talep edilen yaklaşık 4 milyon URL’nin ise %46’sı Google tarafından kabul edilmiş durumdadır.

Türkiye’den Google’da unutulma hakkına ilişkin başvurulması yapılması istenilmesi halinde ise; ABAD’ın kararı Avrupa Birliği nezdindeki ülkelerin hukuk sitemlerine doğrudan etki etse de Türkiye’de aynı etkiyi doğurmamakta dolayısıyla Türk hukukuna dayanarak Türkiye’den bu yönde doğrudan bir başvuru yapılamamaktadır. Ancak kişinin Avrupa Birliği’ne üye ülkelerde doğmuş olması halinde Türkiye’den başvuru yapabilmesi mümkündür. Belirtmek gerekir ki Google tarafından başvurunun kabul edilmesi halinde sadece Avrupa Birliği nezdindeki ülkelerin Google arama motorlarında çıkan sonuçlar silinecektir.

Saygılarımızla,

Kılınç Hukuk & Danışmanlık

Yazarlar

Mert Sönmüş

Mert Sönmüş

Danışman Avukat

Merve Çebi

Merve Çebi

Avukat