İçindekiler;
I. GİRİŞ
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (“TTK”) kapsamında anonim şirketlerin yönetim kurulu ve genel kurul kararlarının hükümsüzlük hallerinden birisi butlandır. İşbu çerçevede batıl kararlar, kurucu unsurları içermekte iken kamu düzenini ilgilendirecek derecede önemli geçerlilik şartlarını barındırmamaları sebebiyle başlangıçtan itibaren hüküm ve sonuç doğurmazlar.[1]
Anonim şirket yönetim kurulu kararlarının butlanı TTK’nın 391. maddesinde, genel kurul kararlarının butlanı ise TTK’nın 447. maddesinde özel olarak düzenlenmiştir. Ne var ki, ilgili hükümlerde “özellikle” ibaresinin kullanılması sebebiyle, butlan sebepleri işbu hükümlerde belirtilen haller ile sınırlı değildir. Yönetim kurulu ve genel kurul kararlarının 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu madde 27 uyarınca kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı olması, bu kararların butlanına yol açmaktadır.[2] Bu makalemiz çerçevesinde yönetim kurulu ve genel kurulun butlanına yol açan özel butlan sebeplerine yer verilecektir.
II. YÖNETİM KURULUNUN BATIL KARARLARI
Anonim şirketlerin yönetimi ve idaresinden sorumlu yönetim kurulunun kararları hakkında TTK madde 391 çerçevesinde sayılan aşağıdaki özel sebeplerle butlanın tespiti istenebilmektedir.
a. Eşit İşlem İlkesine Aykırı Olan Kararlar
Eşit işlem ilkesi, TTK’nın 357. maddesine göre pay sahiplerinin eşit şartlarda eşit işleme tabi tutulmasıdır. Anonim şirketlerin idare ve temsil organı olan yönetim kurulu, karar alırken pay sahiplerine eşit şartlar altında eşit işlem yapmakla yükümlüdür. Örneğin yönetim kurulu, TTK’nın 491. maddesinin kendisine verdiği yetkiyi kullanarak, nama yazılı payların devrinde bir kısım payların devrine izin verip, bir kısım payların devrine izin vermeyerek pay sahipleri arasında ayrım yapamaz[3].
b. Anonim Şirketin Temel Yapısına Uymayan veya Sermayenin Korunması İlkesini Gözetmeyen Kararlar
Anonim şirketin temel yapısını oluşturan özelliklerinden bazıları pay sahiplerinin anonimliği, sermayenin paylara bölünmüşlüğü, taahhüt edilen sermayeyi ödeme ile sınırlı sorumluluk anlamına gelen tek borç ilkesi, payların devredilebilirliği, bağımsız denetim ile hesap verilebilirliktir.
Sermayenin korunması ilkesi ise anonim şirketin ana ilkelerinden bir tanesidir. Buna göre anonim şirketlerde örneğin; asgari sermayeye, şirketin kendi paylarını iktisap etme veya rehin etme yasağına, ayni sermaye olarak konulabilecek malvarlığı değerlerine, ayni sermayeye değer biçilmesine, itibari değerinin altında bir bedelle pay çıkarılmasına ilişkin TTK hükümlerine aykırı olan yönetim kurulu kararları batıldır[4].
c. Pay Sahiplerinin, Özellikle Vazgeçilmez Nitelikteki Haklarını İhlal Eden veya Bunların Kullanılmalarını Kısıtlayan ya da Güçleştiren Kararlar
Vazgeçilmez haklar, genel olarak, genel kurula katılma, temsil edilme ve buna bağlı haklar, yöneticiler hakkında sorumluluk davası açma hakkı, kâr payı talep etme hakkı, bilgi alma ve inceleme hakkı, asgari oy hakkı, eşit işleme tabi tutulma hakkı gibi haklardır. Butlan ile sakat kararlara örnek olarak pay sahibinin genel kurulda kendini temsil ettirme hakkının TTK’nın 425. maddesinin kapsamını aşacak şekilde sınırlandırılması[5], pay sahibinin bazı genel kurullara katılmasının engellenmesi veya katılımının şarta bağlanması, sadece bir paya sahip olan pay sahibinin bu payı üzerinde üçüncü kişiye intifa hakkı tanınması suretiyle oysuz bir pay sahibi haline gelmesi ve pay sahiplerinin dava haklarının sınırlandırılması[6] gösterilebilir.
d. Diğer Organların Devredilemez Yetkilerine Giren ve Bu Yetkilerin Devrine İlişkin Kararlar
TTK’nın 408. maddesi kapsamında genel kurulun devredilemez görev ve yetkileri, esas sözleşmenin değiştirilmesi, yönetim kurulu üyelerinin ve denetçilerin seçilmesi, pay sahiplerine imtiyaz tanınması gibi önemli nitelikteki işlemlerdir. Dolayısıyla genel kurulun anılan madde kapsamındaki devredilmez görev ve yetkilerine giren bir işlemin yönetim kurulu aracılığı ile yapılması, ilgili kararın butlanına sebep olmaktadır.
III. GENEL KURULUN BATIL KARARLARI
Anonim şirket genel kurul kararlarının butlan sebepleri TTK madde 447 çerçevesinde özellikle anonim şirketlerin temel yapı taşı ihlalleri üzerine kuruludur. Aşağıdaki sonuçları doğuran genel kurul kararları, butlan yaptırımına tabi tutulmaktadır:
a. Pay Sahibinin Genel Kurula Katılma, Asgari Oy, Dava ve Kanundan Kaynaklanan Vazgeçilemez Nitelikteki Haklarını Sınırlandıran veya Ortadan Kaldıran Kararlar
Pay sahibinin vazgeçilmez nitelikteki haklarının kapsamına yukarıda II. no.lu başlığın “c” bendinde değinilmiştir. Bununla birlikte genel kurul kararları bakımından, pay sahipliğinden kaynaklanan vazgeçilemez nitelikteki hakların esas sözleşmeye konulacak bir hükümle sınırlandırılması durumunda da butlanın varlığı ileri sürülebilir.
b. Pay Sahibinin Bilgi Alma, İnceleme ve Denetleme Haklarını, Kanunen İzin Verilen Ölçü Dışında Sınırlandıran Kararlar
Pay sahibinin bilgi alma, inceleme ve denetleme hakları da vazgeçilmez nitelikteki haklardandır. Bilgi alma hakkı sadece, istenilen bilgi verildiği takdirde şirket sırlarının açıklanacağı veya korunması gereken diğer şirket menfaatlerinin tehlikeye girebileceği gerekçesi ile reddedilebilir. İnceleme hakkının kullanılması için ise genel kurulun açık izni veya yönetim kurulunun bu hususta kararı gerekir. İzin alındığı takdirde inceleme bir uzman aracılığıyla da yapılabilir. Pay sahibinin özel denetim hakkı ise TTK’nın 438 ve 439. maddelerinde genel kurulun onayına, azlık için ise onay alınamadığı takdirde mahkemeden talep şartına bağlanmıştır. Bilgi alma, inceleme ve denetleme haklarının burada belirtilen ölçü dışında sınırlandırılmasına yol açan genel kurul kararları batıldır.
c. Anonim Şirketin Temel Yapısını Bozan veya Sermayenin Korunması Hükümlerine Aykırı Olan Kararlar
TTK kapsamında tek borç ilkesine aykırı kararlar, sınırlı sorumluluk ilkesine aykırı kararlar, sermayenin korunması ilkesine aykırı kararlar, anonim şirket organlarının devredilmez hak ve yetkilerine aykırı kararlar, anonim şirketin temel yapısına aykırılık teşkil edeceği için batıldır.
IV. SONUÇ OLARAK
Anonim şirketlerde genel kurul ile yönetim kurulunun batıl kararlarının neler olduğuna yukarıda değinilmiştir. Butlan davası; yönetim kurulu kararları için TTK’nın 391. maddesinde, genel kurul kararları için ise TTK’nın 448. maddesinde düzenlenmiş olup tespit davası niteliğindedir. İşbu dava menfaat sahibi tüm ilgililer tarafından açılabilecek olup şirkete karşı yöneltilecektir. Ağır nitelikte ihlal içeren batıl kararlar, hüküm ifade etmemeleri sebebiyle, hak düşürücü süreye tabi olmazlar. Butlan davalarında görevli ve yetkili mahkeme, şirket merkezinin bulunduğu yerin bağlı olduğu asliye ticaret mahkemesidir. Butlanı tespit edilen karar baştan itibaren geçersiz sayılacaktır.
[1] Veysel Başpınar, Borç Sözleşmelerinin Kısmi Butlanı, Ankara, 1998, s. 23.
[2] Yargıtay 11. HD, E. 2017/495, K. 2019/56, T. 07.01.2019
[3] Mustafa Yavuz, Anonim Şirketlerde Yönetim Kurulu Kararlarının Hükümsüzlüğü, Gümrük Ticaret Dergisi, 2020, s. 13. https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/1190564
[4]Güzin Üçışık, Türk Hukukunda Anonim Şirket Yönetim Kurulu Kararlarının Sakatlığı Konusunda Getirilen Düzenlemelerin Değerlendirilmesi, Finansal Araştırmalar ve Çalışmalar Dergisi, Cilt 3, Sayı 5, 2011, s. 57-65.
[5] Hasan Pulaşlı, Şirketler Hukuku Genel Esaslar, 5. Baskı, Ankara, 2017, s.391.
[6] Ünal Tekinalp, Sermaye Ortaklıklarının Yeni Hukuku, 3. Bası, İstanbul, 2013, s.346-347.